AKP iktidarı, halkın ekonomik ve sosyal sorunlarına çözüm üretmek yerine salgını yeni baskılar için bir fırsata çevirmeye çalışıyor.
Salgından zarar gören halkla dayanışmak için seferber olan muhalif yerel yönetimlerin yardımlarına yasak getirilmesi ve hesaplarına el konulması gündeme getirildi.
İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri’ne açılan soruşturmalar, en son Kars Belediyesi üzerinden gerçekleştirilen yalan haberlerle oluşturulmaya çalışılan baskı ve kayyum tehdidi iktidarın niyetini açık biçimde ortaya koyuyor.
Bu baskı ortamına son günlerde oldukça tehlikeli bir biçimde baskı ve tehdit terörü de eklendi. Örgütlü bir merkezden hedef gösterilerek yürütelen provokasyonların sonucunda ölüm tehditlerinin havada uçuştuğu bir terör havası yaratılmış durumda. Bu tehditlere kimi AKP yöneticilerinin de katılıyor olması ve iktidar medyasının açık ve örtülü destekleri süreci daha tehlikeli bir noktaya doğru sürüklüyor.
Bu ölüm tehditleri, silah mermi sergileme cüreti karşısında yargının da tepkisiz kalması, tam aksine muhalefet temsilcilerini sorguya çekmesi ülkenin hukuk devleti niteliğini yitirdiğini ortaya koyuyor.
Muhalefeti ve toplumu baskı altına alarak sindirmek üzere hayata geçirilen bu örgütlü baskı ve tehdit terörünü son verilsin.
Bu faşist saldırganlığa karşısında tüm ilerici güçlerle omuz omuza olmaya devam edeceğiz!